Kimimiz cogu zaman gecmise takiliyoruz, kimimiz bugunun olaylarinda kayboluyoruz, kimimiz gelecek ne getirecek diye endiseleniyoruz, bazen kendimiz ya da etrafimizdakilerle fazlasiyla ilgiliyiz, oyle ya da boyle kendimizle, cevremizdekilerle, gecmisle, gelecekle, olan biten mevcut bir suru seyle mucadele halindeyiz. E zaten bunu adi da hayat, baskasi ne olabilir? Ama bir de daha sakince yasanilasi var, daha az uzulesi var, daha olaganca kabul ederekten gidilecek bir yol da var di mi, ya da olmali...
Uzun bir suredir Happiness In This World diye bir blog var onu takip ediyorum. Yandaki link'de de adresi var. Yazari sik sik NY Times'in saglik makalelerinde yorumlarda bulunyor ben de orada gordum link'ini. Kendisi Yahudi asilli Budist bir tip doktoru ve her hafta insan iliskileri, kisisel gelisim, saglik, mutluluk uzerine yazilar yaziyor.
TR'ye tatile gitmeden once bi arkadasimin tavsiyesiyle bir dizi izlemeye basladim. Adi In Treatment. Arkadasim Israil'den buraya goc etmis ama hala vataniyla iliskileri devam eden birisi. Bu dizi Israil'de yapilip cok tutulunca, Hollywood da hemen Amerikan versiyonunu cekmis. Uzun diziler genis zaman gerektirdiginden oncesinde acaba bitirebilir miyim diye tereddutlendim ama durum su: Amerika'da derler ki, herkesin hayatinin bir doneminde psikoterapi yaptirmasi gerekir. Simdi sebepleri es geceyim ama sonuc su, psikoterapi bu diziyle evinize geliyor.
Paul 50 yasinda bir psikiyatrist. Muayenehanesine degisik tipler terapi seansi icin geliyor. Ilk sezonda kendine asik oldugunu soyledigi Laura'yla basladi dizi. Sonra jimnastikci Sophie'nin bir kaza sonrasi danismanlik diye gidip terapiye donusturdugu asabi, hircin teenage karakteri, sonra kendi alaninda 1 numara oldugunu iddia ettigi, ukala, herseyi analiz eden hava kuvvetlerindeki pilot geldi ve cift terapi konusunda da Amy ile Jack evlilik sorunlari icin dizideki karakterleri olusturuyordu.Ama asil ilginci, isini profesyonelce yapan ama arada bir hastalarinda da kendi hayatindan da bunalan ana karakter Paul'un baska bir emekli is arkadasina terapiye gitmesiydi ki, bence diziyi en sahici yapan kismi da burasi oldu.
Basta 1-2 bolum Paul'un aksaninin nerden oldugunu anlayamadim, megersem adamimiz Irlanda'liymis. Sordugu sorular, yaklasim tarzi, sakinligi ve konuya iliskin sakilligi yarim saatlik her bolumu 50 dakikalik gercek bir terapi seasiymis gibi yansitiyor. Cok basarili bir secim bu dizi icin.
Dizinin ilk sezonunu 3 hafta once bitirdim ve sunu farkettim. Psikolog ya da psikiyatrlar aslinda size kafanizdaki sorulara cevap vermiyorlar, cevap gene insanin kendisinde sakli ama en buyuk yardim sorun olan konu neyse, o pattern'i yani benzer olaylarin sablonunu cikartmaya yardimci oluyorlar.
Ben geriden, Netflix'deki DVD'lerden izliyorum diziyi. Henuz 2. sezonun DVD'si cikmadi ama ozetlere bakilirsa gene bolca analiz ve heyecan var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder