Gezerken insan urperiyor zaman zaman. Cunku sergide kullanilan tum vucutlar gercek insan vucudu. Zaman zaman egilip, dokunma duygusuyla yakindan bakiyorum kaslara, kemiklere, sinirlere, tabii dokunamiyorum, yasak cunku... Gercekten muthis, olaganustu ogretici. Vucudumuzu tanimak adina kesinlikle gezilmesi gereken bir sergi. Sigara icilen ve icilmeyen akcigerler yanyana, kanserli meme, sismis prostat nasil olur diye hastaliklara da ait pek cok organ var sergide. Ve bence en ilginc bolumu de -iceriye girerken kapiya konulan minik bir uyariyla- kurete edilmis fetuslarin oldugu kisimdi. 5 haftalik, 10 haftalik (organlar tam olusuyormus) ve sonra ilerleyen haftalardaki fetuslarin goruntusu olaganustuydu. Siyam ikizleri, organlari disarda olan bir bebek gibi goruntuler insani irkiltse de gezilmeye deger.
Odalari gezerken insan vucuduna iliskin ilginc gercekleri de duvarlara asmislar.
- Vucuttaki tum damarlar ucuca eklenirse dunyanin cevresini 2.5 kat cevreleyecek mesafedeymis.
- Akcigerler su uzerinde yuzebilen tek organmis.
- 1 inch karelik dokuda ortalama 32 milyon bakteri varmis.
Amerika'daki dostlar, buraya bir bakin sehrinizdeyse mutlaka gezin derim. NY'dakiler ise sergiden once ya da sonra Seaport'taki pier'de 2. katta yeni acilan Turkish Kitchen'dan yemek getiren bufeye ugramayi ihmal etmeyin derim.